Sağlam Bina Seçmenin Püf Noktaları

Her binanın, kullanıcılarının rahatı, sağlığı, hatta can güvenliği için sahip olması gereken bazı kritik özellikler vardır. Bunlar ilk bakışta belli olmasalar bile uzun vadede büyük önem arz ederler. Bir binanın yalıtımının doğru yapılmış olması, o binanın dayanıklılığını ve güvenilirliğini belirleyen en önemli etkendir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayınlanan “Binalarda Isı Yalıtımı Yönetmeliği”ne göre binaların inşasında ısı yalıtımı ile ilgili uyulması gereken bazı standartlar vardır, ancak maalesef bu konudaki denetim yeterli değildir.

Bir binanın sağlıklı ve sağlam olması için ısı yalıtımı dışında da bazı şartların sağlanması gerekmektedir. Bazı kusurlar duvarların, tavan veya zeminin arkasında kalacağı için uzman yardımı olmadan tespit edilmesi mümkün olmayabilir, fakat çıplak gözle görülebilecek bazı kusurları tespit etmek için aşağıdaki yöntemleri uygulayabilirsiniz:

Yapı:

Binanın oturduğu zemin sert kaya mı, yumuşak toprak veya kum mu, yoksa dere yatağı mı? Unutmayın ki binanın zemini ne kadar sağlam olursa bina da o kadar sağlam olur. Ayrıca kolonların kirişlerden daha kalın olması, gözle görülür çatlak olup olmadığı, binada sonradan değişiklik yapılıp yapılmadığı önemli bulgulardır.

Çatı:

Çatının genel durumu kontrol edilmelidir. Yeni mi, eski mi, yoksa yaşını tahmin etmek zor mu? Yağmur suyunu tahliye eden borular sağlam mı? Çatının sızıntı yapması bakteri ve küf oluşumuna sebep olacağından hem insan sağlığına zarar verir, hem de binanın çürümesine sebep olur. Çatıda ısı ve su yalıtımı yapılıp yapılmadığını kontrol etmek faydalı olacaktır.

Sızıntı İşaretleri:

Tavan ve pencere kenarlarında su izi, rutubet kokusu, duvarlarda terleme ya da küflenme su yalıtımının düzgün olmadığı konusunda ipucu verir. Binanın dışa bakan duvarlarında ısı yalıtımı olup olmadığı kontrol edilmelidir.

Bodrum:

Binanın bodrumunda perde duvar, kiriş ya da kolonlarda nemden kaynaklanan siyah lekeler veya pamukçuklar varsa su yalıtımının yeterli olmadığına dair önemli bulgulardır. Su yalıtımının yeterli olmadığı binaların bakım masrafı fazla olacağı gibi, yeterli bakım yapılmazsa, su sızıntısı beton ve demirlerin dayanım gücünü azaltacağından depreme karşı dayanıklılığı da düşecektir.

Enerji Tüketimi:

Isı yalıtımı, binalarda kışın ısınmak yazın ise serinlemek için tüketilen enerjiden tasarruf edilmesini sağlar. Yeni bir konut söz konusuysa yalıtım yapılıp yapılmadığını satıcıya danışabilirsiniz. Bina eskiyse en iyi gösterge binaya ya da daireye ait bir yakıt faturasıdır. Faturanın yüksekliği yalıtım yapılmadığını gösterir.

Elektrik Tesisatı:

Görünürde çalışmayan ya da sorunlu elektrik aksamı olup olmadığını kontrol etmenizde fayda var.

Su Tesisatı:

Binada olağan dışı sesler duyuluyor mu? Görünürde damlayan musluk ya da sızdıran bir boru var mı?

Dış Cephe:

Evin kısa süre içinde tamirat ya da boyaya ihtiyacı olacak gibi görünüyor mu?

Pencereler:

Pencerelerde tek cam mı, yoksa çift cam mı olduğu kontrol edilmelidir. Pencerelerde çift cam kullanılması ısı kayıplarını %50 azaltır. Çift cam ünitelerinde yalıtımı artıran iki cam arasındaki boşluktur. Çift camlarda geniş ara boşluğunun (12 veya 16 mm) bulunması ve iki cam arasındaki boşluğa hava yerine argon gazının doldurulması, ısı yalıtımını arttırır. Ayrıca camlarda ısı ve güneş kaplamalarının olup olmadığını, çıtalarda yetkili üreticinin markasını, pencerelerde hava ve su sızıntısı olup olmadığını, conta ve menteşelerin sağlamlığını kontrol etmek gerekir.

Isıtma ve Soğutma Tesisatı:

Isıtma ve soğutma tesisatının iyi olmaması binanın içinde yaşandığı süre içerisinde hem kullanıcının konforunu düşürür, hem de kışın ısınma, yazın serinleme için ekstra masrafa sebep olur. Bu sebeple radyatörlerin üstünün açık olması gerekir. Bina dışından ve ısıtılmayan tesisat boşluklarından geçen ısıtma tesisatı boruları da ısı yalıtımına sahip olmalıdır. Ayrıca unutulmamalıdır ki, tesisat yalıtımı enerji kayıp ve kazançları dışında, hattı oluşturan boruların yoğuşma (terleme) sebebiyle korozyona uğrayarak, ileride daha büyük sorunlara yol açmasını önler.

Yangın Güvenliği:

Yangın bir binanın başına gelebilecek en büyük felaketlerden biridir. Bu sebeple bina genelinde “Yangından Korunma Yönetmeliği”ne uyulup uyulmadığı, yangın merdiveni olup olmadığı ve kullanılan yapı malzemelerinin yanıcılığı kontrol edilmelidir.

Gürültü Seviyesi:

Yaşadığınız binada gürültünün yüksek olması önemli bir rahatsızlık sebebi olabilir. Bu nedenle pencereler kapalıyken içeri ne kadar gürültü girdiğini, komşu dairelerdeki konuşma ve ayak seslerinin ne kadar duyulduğunu, makine dairesinden gürültü gelip gelmediğini ve binanın ses yalıtımı olup olmadığını kontrol etmek önemlidir

Çevre/Arazi:

Bina nasıl bir arazi de konumlandırılmış? Zeminin sağlamlığı, eğimi, çevresine göre çukurda kalıp kalmadığı değerlendirilmelidir. Ayrıca kanalizasyonun durumu nasıl, binadan yeterince uzak mı?

Deprem Tehlikesi:

Ülkemizin %92’si maalesef deprem kuşağında yer almaktadır. Bu sebeple yaşanılacak binaların depreme dayanıklılığını araştırmak büyük önem arz etmektedir. Bu sebeple yapının projesinin olup olmadığı, varsa projeye uygun inşa edilip edilmediği, projenin kim tarafından hazırlandığı ve denetlenip denetlenmediği mutlaka araştırılmalıdır. Ayrıca binanın deprem yönetmeliğine uygun olması, kullanım izni ve ruhsatının olması gerekmektedir. Bina da kullanılan malzemenin türü, standartlara uygunluğu, su yalıtımının olup olmadığı kontrol edilmesi gereken diğer hususlardır.